TMK 32 GAİPLİK

1- Gaiplik Nedir? Gaiplik Davası Nedir?

 Gaiplik; bir kimsenin ölüm tehlikesi içinde olduğunun bilinmesi ama ondan çok uzun bir süre haber alınamaması ya da çok uzun bir süredir kişiden haber alınamıyor olması durumunda, ilgili kişilerin başvurusuyla, yitikliği mahkeme kararıyla onaylanıp kişiliğine son verilmesidir.

 Gaiplik davası, bir hukuki şahsın kaybolması veya ölümü durumunda, hayatta olup olmadığını belirleme amaçlı olarak açılmış bir hukuk davasıdır. Gaiplik davaları, gaip kişinin temsili, mirası, malvarlığı ve diğer hukuki meselelerle ilgili sonuçlarını gidermek için önemlidir.

2- Gaiplik Kararı Nasıl Alınır?

 Gaiplik kararı alınabilmesi için gaip kişinin gaipliğinden dolayı hukuki olarak etkilenen kişilerce yetkili ve görevli mahkemeye başvuru gerekmektedir.

 Gaiplik başvurusu üzerine mahkeme şartların oluşması durumunda gaip kişinin gaipliğine karar veriri.

3- Gaiplik Davası Şartları Nelerdir?

 Mahkemece bir kişinin gaipliğine karar verilebilmesi için bazı şartların oluşması gerekmektedir. Yoksa kısa süre haber alınamayan her kişi için gaiplik kararı alınamaz. Kısa süre kendisinden haber alınamayan her kişi hakkında gaiplik kararı verilirse kişiler çok ciddi hukuki sorunlarla karşı karşıya kalırlar.

 Bir kişinin gaipliğine karar verilebilmesi için aranan şartlar aşağıda sıralanmıştır;

4- TMK Gaiplik Maddesi Kaç? , Medeni Kanun madde 32, Medeni Kanun madde 33, Madde 34,

 Gaiplik konusu medeni kanunumuzun birinci kitabı olan “Kişiler Hukuku” içerisinde birinci kısımda “Kişilik” bölümünde yer almaktadır. Gaiplik Medeni Kanunumuzun 32. 33. 34. ve 35. Maddeleri içerisinde düzenlenmiştir. İlgili maddeler dipnotsuz olarak aşağıda yer almaktadır.

 III. Gaiplik kararı

 1. Genel olarak

 Madde 32- Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme bu kişinin gaipliğine karar verebilir.

 Yetkili mahkeme, kişinin Türkiye'deki son yerleşim yeri; eğer Türkiye'de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer; böyle bir kayıt da yoksa anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesidir.

 2. Yargılama usulü

 Madde 33- Gaiplik kararının istenebilmesi için, ölüm tehlikesinin üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinin üzerinden en az beş yıl geçmiş olması gerekir.

 Mahkeme, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kimseleri, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilânla çağırır.

 Bu süre, ilk ilânın yapıldığı günden başlayarak en az altı aydır.

 3. İstemin düşmesi

 Madde 34- Gaipliğine karar verilecek kişi, ilân süresi dolmadan ortaya çıkar veya kendisinden haber alınırsa ya da öldüğü tarih tespit edilirse gaiplik istemi düşer.

 4. Hükmü

 Madde 35- İlândan sonuç alınamazsa, mahkeme gaipliğe karar verir ve ölüme bağlı haklar, aynen gaibin ölümü ispatlanmış gibi kullanılır.

 Gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haberin alındığı günden başlayarak hüküm doğurur.

5- Gaiplik Davası Görevli Mahkeme Neresidir?

 Gaiplik başvurusu çekişmesiz yargı işlerindendir. Bu neden le Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 383 uyarınca gaiplik davasında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemeleridir.

6- Gaiplik Davası Yetkili Mahkeme Neresidir?

 Gaiplik davasında yetkili mahkeme, kişinin Türkiye'deki son yerleşim yeri mahkemesidir. Adına gaiplik başvurusu yapılacak kişi eğer Türkiye'de hiç yerleşmemişse nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer mahkemesi yetkilidir. Eğer gaibin Türkiye’de yerleşim yeri ve nüfus sicilinde kayıtlı olduğu yer de yoksa adına gaiplik başvurusu yapılacak kişinin anasının veya babasının kayıtlı bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.

7- Gaiplik Kararının Sonuçları Nelerdir?

 Bir kişi hakkında gaiplik kararı verilmesinin hukuki sonuçları bulunmaktadır. Gaiplik kararı ile kişinin ölümüne benzer hukuki sonuçlar meydana gelmektedir. Zira gaiplik kararı ile kişinin ölmüş sayılacağı hususunda yasal bir karine oluşmaktadır.

 Bir kişi hakkında gaiplik kararı verilmesi halinde aşağıdaki sonuçlar meydana gelir:

8- Gaiplik Yargıtay Kararları

 T.C. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi

 Esas No: 2012/4170

 Karar No: 2013/5908

 Karar Tarihi: 06.03.2013

 GAİPLİK KARARI DAVASI - MAHKEMECE GAİPLİĞİNE KARAR YERİLEN KİŞİDEN EN SON HABER ALINAN TARİH TESPİT EDİLMEDİĞİ - BİR KİMSE HAKKINDA GAİPLİK KARARININ VERİLEBİLMESİ İÇİN DİĞER KOŞULLARIN YANINDA EN AZ İKİ KEZ İLAN YAPILMASININ ZORUNLU OLDUĞU

 ÖZET: Dava konusu olayda, mahkemece gaipliğine karar yerilen kişiden en son haber alınan tarih tespit edilmemiştir. Bu itibarla, söz konusu hükmün hangi tarihten itibaren sonuç doğuracağı bilinemediğinden, gaibin nüfus kaydına tescil işlemi yapılamamıştır. Diğer yandan, 4721 sayılı Kanunun ilgili maddesinde ise ..mahkeme, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kimseleri, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilanla çağırır. Bu süre, ilk ilanın yapıldığı günden başlayarak en az altı aydır.> hükmünün öngörülmüş olması nedeniyle bir kimse hakkında gaiplik kararının verilebilmesi için diğer koşulların yanında en az iki kez ilan yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılmaktadır. (4721 S. K. m. 33, 35) (6100 S. K. Geç. m. 3)

 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığının yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa, 31.3.2011 tarihli 6217 sayılı Kanunun 3. maddesiyle ilave edilen Geçici 3. maddenin (1.) fıkrası gereğince; 1086 sayılı Kanunun temyize ilişkin hükümlerinin uygulanması gerekmiştir.

 Davacı H. P. tarafından hasımsız olarak açılan davada, kardeşi E. P.'ın gaipliğine karar verilmesinin talep edildiği, mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmıştır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 35/2. maddesinde Gaiplik kararı ölüm tehlikesinin gerçekleştiği veya son haberin alındığı günden başlayarak hüküm doğurur. hükmü yer almaktadır.

 Dava konusu olayda, mahkemece gaipliğine karar yerilen kişiden en son haber alınan tarih tespit edilmemiştir. Bu itibarla, söz konusu hükmün hangi tarihten itibaren sonuç doğuracağı bilinemediğinden, gaibin nüfus kaydına tescil işlemi yapılamamıştır.

 Diğer yandan, 4721 sayılı Kanunun 33/2-3, maddesinde ise ..mahkeme, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kimseleri, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilanla çağırır. Bu süre, ilk ilanın yapıldığı günden başlayarak en az altı aydır. hükmünün öngörülmüş olması nedeniyle bir kimse hakkında gaiplik kararının verilebilmesi için diğer koşulların yanında en az iki kez ilan yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılmaktadır. Bahsi geçen davada ise, bir kez ilan yapılmıştır. Bu sebeple, mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.

 Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere bozulmasına, oybirliği ile karar verildi. 06.03.2013 (kaynak: sinerji içtihat ve mevzuat programı )

 T.C. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi

 Esas Yıl/No: 2008/18048

 Karar Yıl/No: 2009/5250

 Karar tarihi: 23.03.2009

 GAİPLİK KARARI VERİLMESİ İSTEMİ - GAİPLİK KARARI VERİLEBİLMESİNİN ŞARTLARI - SON HABER ALINAN TARİHİN ÜZERİNDEN BEŞ YILLIK YASAL SÜRENİN GEÇMEMİŞ OLMASI - HÜKMÜN BOZULMASI GEREĞİ

 ÖZET: Gaipliğine karar verilmesi istenilen B.Y.'dan 29/2/2004 tarihinden itibaren haber alınamadığı belirtildiğine göre, son haber tarihinin üzerinden henüz beş yıllık süre geçmemiştir. Mahkemece, yasal süre dikkate alınmaksızın adı geçenin gaipliğine ilişkin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. (4721 S. K. m. 32, 33)

 Dava: Davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün kanun yararına bozulması Adalet Bakanlığı'nın yazısı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından istenilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

 Karar: Davacı Sevgi Yalçın tarafından açılan davada, 29/2/2004 tarihinde evden çıkıp bir daha dönmeyen eşi Bekir Yalçın'dan tüm aramalara rağmen haber alınamadığı belirtilerek gaipliğine karar verilmesinin istenildiği, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.

 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 32. maddesinde yer alan: “Ölüm tehlikesi içinde kaybolan veya kendisinden uzun zamandan beri haber alınamayan bir kimsenin ölümü hakkında kuvvetli olasılık varsa, hakları bu ölüme bağlı olanların başvurusu üzerine mahkeme bu kişinin gaipliğine karar verebilir”

 Hükmü uyarınca gaiplik kararının verilebilmesi için, aynı Kanunun 33. maddesinde belirtildiği şekilde ölüm tehlikesinin üzerinden en az bir yıl veya son haber tarihinin üzerinden en az beş yıl geçmiş olması ve mahkemece, gaipliğine karar verilecek kişi hakkında bilgisi bulunan kimselerin, belirli bir sürede bilgi vermeleri için usulüne göre yapılan ilanla çağrılması gerekmektedir.

 Gaipliğine karar verilmesi istenilen Bekir Yalçın'dan 29/2/2004 tarihinden itibaren haber alınamadığı belirtildiğine göre, son haber tarihinin üzerinden henüz beş yıllık süre geçmemiştir.

 Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 33. maddesinde öngörülen yasal süre dikkate alınmaksızın adı geçenin gaipliğine ilişkin hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

 Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427/6. maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeple kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA, oybirliği ile karar verildi. 23.03.2009 (kaynak: sinerji içtihat ve mevzuat programı )